81 İl, 25 ülkede, 817 medya kuruluşu ve bin haber platformuylu hizmet veren Türk İnternet Medya Birliği”nin (TİMBİR) Antalya il ve ilçe temsilcilikleri olarak Genel Başkan Süleyman Basa ile ile birlikte ilk yurt dışı gezimizde Evlad-ı Fatihan Makedenyo’da soydaşlarımızla doya doya altı gün geçirdik.
İl temsilcisi Selami Şahin ve As Başkan Hidayet Gültekin’le kısa sürede Antalya’da teşkilatlanıp, çok hızlı bir organizasyonla ilk yurt dışı seyahat ve çalışmalarımızı tamamladık.
Dolu dolu toplantı, ziyaret ve bölge gezileriyle çok güzel izlenimler edindik.
Özellikle Üsküp, Makedonlar, Türkler ve Arnavutlar olarak ikiye bölünmüş. Türkler ve Arnavutlar bir elmanın iki yarısı gibi olmuşlar. Yüzde 25 Arnavut nüfusuna sahip iken yüzde 64 gibi bir oran Makedon nüfusuna sahip kimilerine göre yüzde 8 Türk oranı kimilerine göre de yüzde 3.5 Türk nüfusu var.
Tarihi ve nüfus yapısına göre en kalabalık şehir Üsküp. 1 milyon 900 bin nüfuslu ülkenin 900 bin nüfusu Üsküp’te yer alıyor.
Balkanlarda Osmanlı çekildikten sonra bu bölgedeki Türkler ne yazık ki uzun süre kaderine terk edilmiş. Soydaşlarımız ne yazık ki sırtlarını dayayacak kimseyi uzun bir süre bulamamış. 2004 yılına kadar Türkiye dönüp bu bölgelere bakmamış.
Hatta bu bölgede yaşlı bir kadının “Hoş geldiniz ama 100 yıl kadar biraz geç geldiniz. Ama yine de geldiniz” demesi çok fazla anlam taşıyor. Kendi imkanlarıyla ayakta kalmayı başaran soydaşlarımız, dimdik durmuşlar. Ne Türklüklerinden ne Müslümanlıklarından taviz vermemiş sımsıkı sarılmışlar.
2004 yılından itibaren Türkiye’nin teması ve elini dokunmasının izleri de geçmişin ayıbını hızlı bir şekilde kapatmaya başlamış. TİKA’nın buradaki muhteşem çalışmaları Osmanlı tarihini geçmişi tekrar ayağa kaldırmış.
Türkiye yine kurulan vakıflarla bölgede dil ve eğitim konusunda güzel çalışmalara el atmış. Bu bölgede yaşayan soydaşlarımız da kurulan dernekler aracılığıyla birlik ve beraberliklerini çok güzel pekiştirmişler.
49 derneğin üst çatışı oluşturulup MATÜSİTEB Makedenyo Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği oluşturulmuş. Bu birliğin başında donanımlı ehil bir isim yer alıyor. Birlik Başkanı Tahsin İbrahim, birliğin çalışmaları ve yaşadıkları sıkıntılar hakkında TİMBİR ekibine küçük bir brifing verdi.
Makedonya Devlet Televizyonu MRT Türkçe yayın yapılması için bir kanal tahsis etmiş. Çok fazla Türkleri memnun etmese de yapılan yayınlarla yine de varlıklarını bölgede hissettiriyor. Yugoslavya’nın bölünmesiyle küreselcilerin matematiksel hesaplarıyla Arnavutluk ve Kosova ayrı bir devlet, kuzey Makedonya’da yaşayan Arnavut ve Türkler biraz Sırp ve esmer vatandaşların toplandığı bu bölüm ayrı bir devlet olarak kuruluyor ve burada Türkler ve Arnavutlar azınlık olarak bırakılıyor.
Tabi bu şekilde nüfussal oranlarda yapılan sayımlarda bile traji komik sonuçlar çıkmış. Türk Milletvekili eski Anayasa Başkanı ve Cumhurbaşkanı Balkan Danışmanı Salih Murat, kendi bölgesinde bir köyde 800 civarında Türk yaşadığını bilmesine rağmen sayımda tamamen Makedon çıktığını kinayeli bir şekilde anlattı. Bunu başbakana söylemesine rağmen yanlışın düzeltilmediğini söyledi.
Yani Türkler ne yaparlarsa yapsınlar bölgede azınlık olarak gösterilecek. Korkularını anlıyoruz tabi ki, kağıt üzerinde ne kadar nüfus sayısını düşük gösterseler de Bir Türk dünyaya bedel sözünün anlamı burada ortaya çıkıyor.
Türk nüfusunu isterse tamamen yok saysınlar, STK’lar muhteşem işler başarıyorlar hele Ensar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bilal İbişi, dernek binasında çok güzel ağırladı. Genç yaşta tüm ülkenin yükünü sırtına yüklemiş gibi çok güzel bir eğitim almış. Dernek hakkında çok güzel bir tanıtım ve gençlerin nasıl eğitim aldıklarını söyledi. Başkan Bilal İbişi, din üzerine çok güzel bir eğitim almış ve vaiz olmuş hatta zevkle Cuma günü camideki sohbetini dinleme fırsatımız da oldu.
Köprü Derneği Başkanı Hüsrev Emin’i unutamayız. Hüsrev Emin elini değil gövdesini koymuş. Bölgede Türklük adına çok ciddi çalışmalar yapıyor. Gençleri ve bölge yapılanmasını nakış gibi işlemiş gibi gördüm. Siyasetten sanata her konuda el atmış. Bu arada eşi Leyla hanımda şair ve çok güzel kitapları yayınlanmış.
Hüsrev Emin, Türkiye ile stratejik bir çalışma içerisine girmiş. Kitaplar ve dergilerle bu bölgede Türklere her şekilde ttemas etmişler. Çalışmalarından dolayı kendisini kutluyorum. Daha detaylı bir yazı yazabilirdim ama dostlarımıza yardımdan çok zarar vermek olurdu.
Şunu da söylemem gerekir bölgede olumsuz bir şey yaşandığında nasıl haberleştiklerini sorduğumuzda camilerin zamansız ezan okuması tüm Türkleri ve Müslümanları bölgede ayağa kaldırıyor. Allah onları hiçbir zaman darda koymasın ve ana yurttan ayırmasın.
Bu arada yerel seçimler için güzel çalışmalar yapıyorlar. İnşallah umdukları başarıyı yakalarlar ve bu bölgenin Osmanlıda ki gibi tek hakimi Türkler olur...