10565,70%-0,59
42,32% 0,20
49,14% 0,07
5551,21% 0,01
9220,38% 0,00
Erdem, bütçenin sosyal desteklerde kesinti öngördüğünü, yoksulluk verilerini gizlediğini ve kamu kaynaklarının israfa yönlendirildiğini belirtti.
Sosyal Destekler Kısıtlanıyor
Milletvekili Erdem, Bakanlığın "tasarruf" adı altında yüz binlerce yoksul haneye sırtını döndüğünü belirterek, temel sosyal desteklerdeki hedef küçültmelerine dikkat çekti:
“Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Programı:2024’ te 1 milyon 469 bin haneye ulaşılırken, 2026 hedefi 900 bin haneye düşürülmüştür. Bu, yarım milyon ailenin kapsam dışına çıkarılması anlamına gelmektedir.
Elektrik Desteği alan hane sayısı 4,1 milyondan 2,8 milyona düşürülecektir. GSS Prim Desteği verilen yurttaş sayısı 9,7 milyondan 8 milyona indirilecektir. Şartlı Nakit Transferinden (Çocuk) yararlanan çocuk sayısı 3,8 milyondan 2,6 milyona düşecektir.” dedi
Gıda enflasyonunun yüzde 80’i aştığı ve açlık sınırının 23 bin liraya dayandığı bir dönemde bunların yapılmasının sosyal yıkımın göstergesi olduğunu vurguladı.
Yoksulluk Verileri Gizleniyor
Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, Bakanlığın yoksulluk gerçeğini gizlemeyi tercih ettiğini belirterek, 2023’ e kadar düzenli yayımlanan Aile Destek Programı istatistiklerinin artık paylaşılmadığını ve “Aylık İstatistik Bülteni” nin durdurulduğunu ifade etti. Erdem; “Oysa, aynı Bakanlığın 2025 raporlarında 11,8 milyon vatandaşın aşırı yoksulluk sınırında yaşadığı bilgisi yer almaktadır.” dedi.
Kadın Politikaları’nda Geriye Gidiş
CHP Milletvekili Mustafa Erdem, Kadına yönelik şiddetle mücadele ve kadının güçlendirilmesi politikalarına ayrılan payın da kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Mahinur Özdemir Göktaş’ ın iki yıllık bakanlığı sürecinde 31 ülkeye seyahat ettiği ve bakanlığın özel kalem harcamalarının yalnızca dört ayda 32 milyon lirayı aştığı belirten Erdem, “kaynaklar “Aile Yılı”nda ailelere, kadınlara, çocuklara, yoksullara değil, israfa gidiyor. Bütçenin yoksulluğu saklamak ve yönetmek yerine bitirmeyi hedefleyen politikalarla, hak temelli ve şeffaf bir anlayışla yeniden ele alınması gerekiyor” dedi.
